Kırklareli Üniversitesi’nin 2022-2023 sezonu dâhilinde düzenlediği Kariyer Günleri etkinlikleri kapsamında Nihayet dergisi editörü Merve AKBAŞ ile “Gazetecilik Mesleğinde Kariyer” başlıklı söyleşi gerçekleştirildi.
Söyleşide Merve AKBAŞ, 2006 yılında başladığı gazetecilik kariyerinin dönüm noktalarını anlattı, mesleğin püf noktalarını Kırklareli Üniversitesi akademisyen ve öğrencileriyle paylaştı.
Merve AKBAŞ’ın konuşmasından bazı satırbaşları ise şöyle:
“2006’da stajyer olarak Gerçek Hayat dergisinde çalışmaya başladım. Gerçekten çok iyi insanlarla beraber çalışmak gibi bir şansım oldu. Hem işinin ehli hem de “iyi insanlar”dan oluşan bir yazı işleri ekibine katıldım.
Ümmühan ATAK bir haberi dört-beş farklı şekilde yazma çalışmaları yaptırdı bana. Psikoloji öğrenimi görmek için İstanbul’a gelmiştim ama Gerçek Hayat dergisindeki çalışma atmosferi beni sardı ve eğitim hayatı aksadı. Mesleği masada öğrenmeye başladım ve bunu da terk etmek istemedim. 6 yıl Gerçek Hayat’ta kaldım. Bu arada dergide aldığım görevlerde ve görev tanımlarında değişiklikler oldu. 2009’da bu yayıncılık mesaisini akademik boyutuyla desteklemem gerektiğine karar verdim ve İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-TV bölümüne girdim. Ancak çalışma hayatı ağır bastığı için buraya da düzenli devam edemedim.
2008’den itibaren yazdığım haber metinlerinde belirgin bir gelişmeyi gördüğüm için o zamana kadarki çalışma dönemini “staj zamanı” olarak değerlendiriyorum. Gerçek Hayat’ta yazı işleri ekibinde bulunanlar yaşadığımız zamanların koşulları elverdiği ölçüde usta-çırak ilişkisinin meyvelerini topladım. Mesleğe başladığımda, benden daha deneyimli insanlardan daima yardım gördüğüm için bugün Albayrak Medya bünyesine katılan genç arkadaşlara elimden gelen yardımı yapıyorum. Bazı genç çalışma arkadaşlarımızla zaman zaman ellerindeki yeni haber konuları üzerine uzun sohbetler yapıyoruz.
2012’de haftalık haber dergisi Gerçek Hayat’tan Yenişafak’a bir günlük gazeteye geçtiğimde, görevim sayfa editörlüğü de olduğu için adeta bir şokla karşı karşıya kaldığımı söyleyebilirim. Yazı işleri müdürlerine bağlı olarak belirli sayfaların sorumluluğunu almak, gazetenin İstanbul ve Ankara muhabirlerinden gelen haberleri redakte etmek ve bunu fotoğrafın doğru yerleşimi ve doğru başlıklar ve doğru spotlarla desteklemek hızlı çalışmayı gerektiriyordu. Açıkçası ilk bir yılımda bu hız mecburiyeti beni çok zorladı. Ancak bir yılın sonunda yazı işlerinde taşıdığım sorumluluğun bana çok şey kattığını anladım. Günlük gazete temposunda haberlerin ve sayfaların yetiştirilmesinde göstermek zorunda olduğum çaba beni mesleki anlamda açtı, pratikleştirdi. Hızın getirdiği sınırlama metin yazma pratiğimi geliştirmiş oldu. Daha sonra kızımın doğumu sebebiyle bir ara verdim. Aradan sonra geri döndüğümde Ayşe Olgun ile birlikte Yenişafak Pazar eki için çalışmaya başladım. Devamında Pazar eki işlerinin yanına ayda bir yayımlanan kitap eki ve gazetedeki kültür-sanat sayfası haberleri de eklendi.
Ve son olarak 2020 yılının ilk aylarında Nihayet dergisinin editörlüğüne başladım. Derginin genel yayın yönetmeni Ahmet Murat ÖZEL’le birlikte çalışmaya başladık. Gazetenin kültür-sanat tarafından aylık dergi Nihayet’e geçmek de yeni bir deneyim oldu. Bir konumuz var mesela, dergide çalıştığımız, dosya konusu olacak ve ben 3-4 gün boyunca odaklandığımız konuyla ilgili okumaları yapmaya çalışıyorum. Bir alana yoğunlaşmak, dosya konusunun gerektirdiği kaliteyi yakalayabilmek için bir başka çalışma pratiği gerekiyor tabii. Burada bir gazete söyleşisine göre de daha derinlikli bir çalışma ortaya koymanız gerekiyor. Genel bir bakışla 17 yıllık gazetecilik kariyerimde üç dönemde farklı periyodlara sahip yayınlarda çalışmak benim için çok farklı pencereler açtı.”
Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü 12. Kariyer Günleri Söyleşileri - 2